- veriştirmek
- (-i, -e)1. 说得又快又多: pohpohları veriştirirken 过分地奉承, 过分地讨好, 说了很多阿谀奉承的话 Makineli tüfek gibi veriştiriyordu. 他说话就象打机关枪一样。2. 想到什么就说什么, 不管什么都说: Arkadaşına adamakıllı veriştirdi. 他向他的朋友说了三大萝筐的话。4. 转́ 使提起精神来
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
veriştirmek — e 1) Çok fazla söylemek 2) İyice çıkışmak, ağzına geleni söylemek Arkadaşına adamakıllı veriştirdi … Çağatay Osmanlı Sözlük
verip veriştirmek — (birine) ağzına geleni söylemek ... bunca yıl yalan okuduk, yalan dinledik / Aklına kim gelirse bağır, ver veriştir. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
veriştirme — is. Veriştirmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
vermek — i, e, ir 1) Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek Okumadığım zaman tavukların bahçesindeyim, yemlerini ben veririm. Ö. Seyfettin 2) Bırakmak veya bağışlamak Hırsımdan bazılarına bedava verdim, alın götürün,… … Çağatay Osmanlı Sözlük